27 Haziran 2017 Salı

Jojo Moyes - Senden Önce Ben


         Keyifli bol okumalı günler,

     Daha önceki postlarım da kişisel gelişim, hikaye, çocuk eğitimi türünde kitapların yorumunu yazmıştım fakat şuan ilk defa roman türünde bir kitabın yorumunu yazıcağım. Aslında en çok da roman okuyorum fakat farklı türlerde okumayı da seviyorum ve çeşitli tarzlarda okumaya çalışıyorum. Senden önce ben benim bir solukta okuduğum bir kitap. Will ile Lou'nun hikayesinin öyle içine girmiştim ki bu hikayenin mutlu sonla bitmesini umarak heyecanla okuyordum. Will geçirdiği trafik kazası sonucu tekerlekli sandalyeye mahkum kalmış bir gençtir. Kazadan önce Will ekstrem sporlarla ilgilenen ,çok gezen, eğlenmeyi bilen sosyal birisidir. Hayat işte geçirdiği kaza sonucunda eski hareketli  yaşamını da düşünürsek artık yürüyemeyecek olması, daha önceki yaşamında ki gibi bir hayatının olmayacağı onun bunalıma girmesine neden olmuştur. Sürekli intihar girişimlerinde bulunmuştur artık böyle  yaşayamayacağını düşünmektedir. Annesi de Will'in bu durumuna kahrolmaktadır. Onun için iyi bir bakıcı aramaktadır. İşte Lou tam da bu sırada ortaya çıkar. Lou çalıştığı kafe kapatılınca iş aramak zorunda kalmış ve engelli birine bakmak için iş başvurusunda bulunmuştur. İşe alınmasının sebebi de neşesi olmuştur. Çünkü birinin Will'in yeniden yaşamak istemesine yardımcı olması gerekiyordu annesi de Lou 'nun neşeli tavırlarını görüp Will için onu işe almanın iyi olabileceğini düşünmüştür. Lou ile Will'in tanışma hikayesi böyle başlar işte. Lou neşelidir neşeli olmasına da hayatı pek de renkli değildir. Lou Will'e neşesini vermeye Will ise Lou' ya kaliteli zaman geçirmeyi öğretmeye çalışır. Lou' nun Will' i hayata döndürmek için sarf ettiği çaba gerçekten büyük bir övgüyü hak ediyor. Sonuç olarak kitap engellilerin ne kadar hassas olduklarını, dış mekanlarda engellilerin hayatını zorlaştıracak çok fazla sebeplerin olmasından dolayı onları her ortamda göremeyişimizi çok güzel bir şekilde anlatıyor. Benim kitaptan çıkardığım  diğer bir sonuç ise hayatın çok değerli olduğu, hiç bir anının boşa geçirilemeyecek  kadar değerli olduğu. Hayatımızın kıymetini bilip zamanımızı okuyarak, gezerek değerlendirmemiz gerektiğini Jojo Moyes müthiş bir şekilde aktarmış. Ben bu kitabı okuyup çok beğendim ve filminin olduğunu öğrenince de çok sevinmiştim ve hemen izledim. Size de hem filmini hem de kitabını tavsiye edebilirim.Okuyacak olanlar için keyifli okumalar dilerim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder